Kozmetik Bloglarından Duyuru


14 Aralık 2016 Çarşamba

Kozmetik blogu yazarları olarak bir süredir aramızda konuştuğumuz ve bizi rahatsız eden konuları sizinle de paylaşalım; bir kez daha ve umut ediyoruz ki son kez biz kimiz, ne yaparız, amacımız ne anlatalım istedik. Umuyoruz ki bu açıklama ile hem kendimizi size anlatabiliriz; hem de son zamanlarda kulağımıza gelen, son derece yanlış ve verdiğimiz emeği hiçe sayan algı operasyonlarını değersizleştirebiliriz!

Tasarım: Parti Maymunu

Biz kozmetik blogu yazıyoruz; "hobimiz" bu renkli dünya yani! Makyaj malzemelerini gördüğümüzde aşkla bakıyoruz, gözlerinden kalpler çıkan emojilere dönüyoruz. Yeni bir üründen bahsederken sesimiz yükseliyor; kalp atışlarımız hızlanıyor. Saatlerce bir rujun "rose gold" ambalajına güzelleme yapabiliyoruz; ya da bir marka tenimize uyan fondöten getirmediğinde günlerce söylenebiliyoruz. Yeni bir far paleti aldığımızda kullanmadan önce günlerce bakışıyoruz. Fırçalarımızı arada bir elimize alıp okşuyoruz; yumuşaklıklarıyla kendimizden geçiyoruz. Kozmetiği yalnızca sevmiyoruz; tutkuyla bağlıyız. Biliyoruz ki aranızda bizim gibi olanlar, bu yazıları okuduğunda "deli galiba" demeyenler de var! Ama biz kozmetik blogu yazarı olarak, bu tutkumuzu bir farklı seviyeye taşıyıp, kozmetiklerle ilgili bildiğimiz ve anladığımız ne varsa yazmayı da seviyoruz. Okuyanlara bizim gözümüzden bu güzellikleri anlatmayı, iyi-kötü ne varsa paylaşmayı, yeniliklerden sizi haberdar etmeyi, gelen yorumlarla yeni bir şeyler öğrenmeyi seviyoruz. Şu an bu yazıyı okuyorsanız, biliyoruz ki siz de okumayı seviyorsunuz! 

Kozmetik bloglarımızda akışa hareket katmak için ara sıra yeni mekanlar gibi farklı konulara yer versek de, bizim uzmanlık alanımız kozmetik! Tüm dünyada "uzmanlaşmak" değerliyken, Türkiye'deki "ne iş olsa yaparım abi" kültürüne karşı gelip, moda adıyla "lifestyle blogger" olmak yerine "yalnızca kozmetik yazmaya devam etmeyi" tercih etme nedenimiz de bu: bildiğimiz işi yapıyoruz. Pek çoğumuz da bu işi gayet iyi yaptığı için kozmetik firmalarından işbirliği teklifleri alıyor; dolayısıyla işbirliği çalışmaları da yürütüyoruz. Ama, her işbirliğine de evet demiyoruz; birlikte çalışacağımız firmaları, gideceğimiz yerleri de inceleyerek seçmeye çalışıyoruz. Çünkü biliyoruz ki her gün, günde 3-4 ayrı yere gidip aynı hafta içinde de çeşit çeşit bakım yaptırmak karşı taraftan bakınca "pek de güvenilir görünmüyor"...

Eleştirilerin bir kısmı da burada başlıyor: işbirliği çalışması yapılan ürünleri iyi yazma, kötüye kötü dememe, "her ürünü sevdiğini söyleme" gibi... Önce şu konuya açıklık getirelim: Türk yasalarına göre herhangi bir firmayı medya aracılığı ile karalamak suçtur. Bir ürünü dilinizin kemiği olduğunu unutarak kötülerseniz, firmanın sizi dava etme hakkı vardır. Ama bu her ürüne "harika" demek zorundasınız anlamına gelmez. Zaten ister makyaj ürünü renkli kozmetik, ister de cilt bakım ürünü olsun, kozmetik ürünlerinin performansı görecelidir; kişiden kişiye değişir ve birine çok iyi gelen üründen diğer bir kişi hiç sonuç alamayabilir. Bu yüzden de aklı başında bloglar bir üründen bahsederken, yaygın adıyla "PR ürünü" olsun olmasın, "olumlu ve olumsuz yönlerini" yazarlar, kendi ten renklerini ya da cilt türlerini belirterek "bende etkileri bu oldu ama farklı ten renklerinde, cilt türlerinde farklı performans gösterebilir" gibi bir cümleyle de bitirirler. Ya da o ürünü hiç yazmamayı da tercih edebilirler. Ama zaten iyi bir kozmetik blogu okuruysanız, bunu yapan ve yapmayan blogger ayrımını şimdiye kadar çoktan yapmışsınızdır ve kozmetik bloglarının "her önüne gelen ürünü övmediğini" de zaten gayet iyi biliyorsunuzdur.

Ayrıca yine iyi okurlar bilirler ki, iyi kozmetik bloggerları kendilerine gelen PR ürünlerinin kat be kat fazlasını kendileri yeni ürünleri merak ettikleri için ve kozmetikleri tutkuyla sevdikleri için "kendi ceplerinden" hiç düşünmeden; hatta göze batacak biçimde harcarlar.

Fotoğrafın kurgusundan çekimine, ışığından kompozisyonuna, yazıların planlanmasından ürünün yazılmasına kadar her ayrıntısıyla ince ince uğraşıp büyük emek verdiğimiz bloglarımızı, bizim bu hobiye bakış açımızı, ve "doğru bilinen yanlışları" size en net şekliyle anlatmaya çalıştığımız bu yazı umuyoruz ki bir milat olur ve bir daha da kendimizi kimseye anlatmak zorunda kalmayız...

Kozmetiği ve bu tutkumuzu paylaşan herkesi çok seviyor, bizleri okuduğunuz ve umuyoruz ki anladığınız için de şükran duyuyoruz! 

Kozmetik Blogu Yazarları


NOT: Eğer "bu yazı beni de anlatıyor" diyorsanız, ilk okuduğunuz blogun adını referans göstererek /etiketleyerek kendi blogunuzda ya da Instagram sayfanızda yayınlamanızın hiçbir sakıncası yoktur; hatta mutlu oluruz! Teşekkürler...







22 yorum

  1. Ne kadar güzel bir yazı olmuş Basakcim duygularıma tercüman olmuş desem yeridir! Bence anlamak isteye herkes bu yazıyı okuduğunda bizi çok iyi anlayacaktır dışarıdan ön yargılı olmak en basiti çünkü malesef :/ kaleminize sağlık :)!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ümran'cım, çok teşekkürler canım! Biz birbirimizi ibliyoruz; ama ısrarla anlamak istemeyenlere de yardımcı olmak lazım diye düşündük :) Öpüyorum çok!

      Sil
  2. Dürüst ve düzgün bir anlatım, harika bir yazı. Benzer yaklaşımlardan bende muzdarip oldum zaman zaman. Bazı kafalar değişmez ama bu yazı şık ve etkili bir tepki olmuş. Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ebru'cum, değişmeyen kafalar aynen devam edebilir; dediğin gibi, biz tepkimizi gösterelim istedik :) Öpüyorum canım benim!

      Sil
  3. Başak harika bir yazı olmuş ne kadar iyi ifade edilmiş aynen ben o dediklerinin hepsini hissediyorum ve dediğin kendim gibi kozmetik aşığı diyeyim kişilerle konuşurken mutlu oluyorum ayrıca kendi cebimden gerek dekor gerek ürünlere de deli gibi çoğu insana göre boşa para harcıyorum.. tek amacım kendimi mutlu edecek bir şeyler yapmak ve kendim gibi insanlarla tanışmak.. insanlar eleştirirken bazen hiç izanları olmuyor.. ben başkasının hobisine işine karışmıyorum ya da hayatını nasıl yaşadığına ama karşımdan da aynı şeyi bekliyorum.. linkleri hemen paylaşıyorum bu arada...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İrem'cim çok teşekkürler canım! Bilmez miyim ben de senin çabanı, emeğini! İnsanlar da görüyor, biliyor aslında; ama, son zamanlarda öyle şeyler duyuyoruz ki, pes diyoruz! Çok teşekkürler paylaşım için de, kocaman sevgiler!!!!

      Sil
  4. Çok başarılı bir yazı olmuş. Hani parça parça, bölük pörçük anlatmaya çalıştığımız ne varsa bir arada. Emeğinize sağlık. Paylaşalım biz de.
    Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hüzün Sarısı, çok teşekkür ederim, aynı şeyleri düşünüyor, hissediyor olmamız mutluluk verici! Paylaşırsanız çok seviniriz, sevgiler!

      Sil
  5. Ah neler demek istiyorum ama diyemiyorum sen anladın onu :) eksik olmuş bu yazı ama ya da devamı gelmeli onu da anladın sen :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anladım İnci'cim, anlamaz mıyım!!! O eksik dediğin konular ayyuka çıkıyor zaten; biz kendimizden mesulüz, kendimizi anlatalım istedik. Öpüyorum seni çook çok!

      Sil
  6. Başak'çım tüm duygularımız bir.O kadar severek devam ettirdiğim bu hobiyi sadece çıkar kapısı gibi görenler yüzünden kendimi kötü hissettiğim zamanlar olmadı değil.Dediğin gibi bu arkadaşların bloggerlar hakkındaki algı değişmesine katkıları çok büyük oldu ne yazık ki.Yazı başına döktüğüm iki üç saatlik emeğin karşılığını almadığımı çok iyi biliyorum ancak bahsettiğimiz kozmetik aşkı bu işte ♥
    Öpüyorum canım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bilmez miyim Filiz'cim, seninle de ne çok konuştuk, dertleştik! Malesef 2-3 çürük yumurtayı herkese mal etmeyi seven bir kesim de var. Neyse biz sevdiğimiz şeyş yapmaya devam edelim. Çok öpüyorum seni!

      Sil
  7. Güzel bir yazı olmuş Başakcığım ;) En sevdiğim hobim bu benim. Kafam dağılıyor kozmetik ürünlerine bakarken. kırmızı kalpler çıkıyor gözlerimden saatlerce :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Locosmetico, ah işte birbirimizi anlarız :) Çok teşekkürler, beğenmene çok sevindim! Sevgiler!

      Sil
  8. Çok güzel bir yazı olmuş.Çoğumuzun duygusuna tercüman oldunuz.Ellerinize sağlık.Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ledushca, çok sevindim böyle düşünmenize! Kocaman sevgiler!

      Sil
  9. Anlatımından ana fikrine yazınızı çok beğendim. Ancak bu yazınızı yazma ihtiyacı hissettiren insanları da o düşüncelere iteleyen bloggerlar da var maalesef. Sizi kesinlikle aynı kefeye koyamam, yıllardır ilgiyle takip ediyorum. Sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mademoiselle, ne yazık ki hakkınız var. Aslında bu yazıyı yazma nedenlerimizden biri, o bloglardan bizi neler ayırır, bunları da özetlemek... Takdiriniz ve ilginiz için çok çok teşekkür ederim! Benden de sevgiler...

      Sil
  10. Etkili bir mesaj olmuş. Ben de kumaşlara ve ayakkabılara bakarken öyle aşkla bakıyor ve inceliyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Nilgün! İşte herkesin bir ilgi alanı var :) Sevgiler!

      Sil

"Yapıcı" olduğu sürece her türlü eleştiriye açığım. Yalnızca beğeninizi ifade etmek zorunda değilsiniz pek tabii; ama, yazar(lar)ı ya da yorumcuları kıracak, incitecek tarzda yorumlar yazmaktan kaçınmanızı rica ediyorum. Teşekkürler.

© L'Arc-en-ciel
Maira Gall
L'Arc-en-ciel - ©

Blog Tasarımı

Bu sitede yayınlanan yazılar ve resimlerin izinsiz kullanılması
5846 sayılı fikir ve sanat eserleri yasasına aykırıdır.