Geçtiğimiz hafta sevgili OjemRujumRimelim Nihal'in organizasyonu ve sevgili Ankaraetkinlik Ayşegül'ün davetiyle Vichy'nin ürünlerini tanıttığı "Işığını Koru #isiginikoru" toplantısına katıldım. Yalnızca ürün tanıtılan değil, eğitim müdürü sevgili Özge Hanım'ın cilt bakımına dair bilgileriyle de bizi aydınlattığı oldukça yararlı geçen bir etkinlik oldu. Öncelikle bu üç güzel kadına çok teşekkür ediyorum! Ben de, hazır bilgilerim tazeyken, hepsini sizinle paylaşmak istedim. Biraz uzun bir yazı olacak; fakat içinde hepimizin işine yarayacak pek çok bilgi bulabileceğinizden emin olabilirsiniz. Hepsini okumak istemezseniz de, paragraflardaki anahtar kelimeleri "kalın" hale getirdim; ilginizi çeken kısımlara daha hızlı göz atabilirsiniz böylece...
Rixos Grand Ankara Oteli'nin R katındaki toplantı salonu Vichy ürünleri ile donatılmıştı ve biz sunuma geçmeden önce hepsini biraz biraz inceleme fırsatı bulduk. Zaten sunum sırasında da Özge Hanım bir yandan kendisini dinlerken, bir yandan da ürünleri açıp dokularına bakmamızı rica etti.
Vichy, aynı ismi taşıyan bir kasabada, volkanik dağların olduğu bölgede kurulmuş bir marka. Volkanlardan kaynaklanan meşhur Vichy Termal Su da yerin 4000 m altından geliyor. Cildi dengelemeyi, güçlendirmeyi ve canlandırmayı hedefleyen bu ürün -farklı bir markaya ait olsa da-aslında benim de günlük bakım rutinimde mutlaka yer alıyor. Nemsizlik pek çok kadın için önemli bir sorun iken, havası Ankara gibi kuru olan şehirlerde bu iyice ortaya çıkıyor ve cildi çok hassaslaştırıyor. Vichy Termal Su, asidik olmaya meyilli cildin asit-baz dengesini korumasına yardımcı olup nemsizlik sorunun gidermeyi hedefliyor. Bize izletilen tanıtım filminde Vichy'nin diğer termal sulardan farkını da gözlediğimiz için, bir sonraki alışverişimde tercihimi bu markadan yana yapıp farkı ben de görmek istiyorum.
Vichy'nin farklı yaşlar ve cilt tiplerine yönelik pek çok serisi mevcut: Puréte Thermal, Aqualia, Normaderm gibi serilerinin yanında anti-aging özellikli Idealia, Liftactiv ve Neovadiol serileri de mevcut. Özge Hanım'dan öğrendiğimize göre cilt 24 yaşına kadar dışarıdan kaynaklanan hasarı kendi geri çevirebiliyor; ancak, 25 yaşından itibaren yaşlanma başlıyor. Dolayısıyla, 25'e kadar cilde yatırım yapıp, 25'ten sonra da onu iyiden iyiye desteklemek lazım. Bunun yolu da protein sentezini arttıracak anti-aging etkili ürün kullanmaktan geçiyor.
Genç bir cilt için Vichy'nin bazı öneriler de var. Antioksidan kullanımı ile ciltte oluşan hasarı geriye döndürmek gibi. 25-40 yaş arası Retinol kullanımı de hem yaşlanmayı hem de lekeleri engelleyen önemli uygulamalardan. 20'li yaşlardan itibaren nem kaybını karşılamak için hyaluronik asit kullanımı öneriyor Özge Hanım. Bu yaşlarda nem serumu kullanmaya başlayabilirmişiz. Erken mi diye düşünsek de "ürün içeriği ve o içeriği yaşa uygun kullanmanın önemi"nden de bahsetti Özge Hanım. Örneğin, 20 yaşındayken nem serumunu haftada 2 kez kullanmak yeterliyken, benim yaşımda her gün, sabah-akşam kullanmak gerekebiliyor. Serumun etkisini arttırmak ve cildi dış etkenlere karşı daha iyi korumak için serum üstüne nemlendirici önerilse de, çok sıcak ve nemli iklimler ya da yağlı ciltler için tek serumun yetebileceği de belirtiliyor.
Şimdi de Vichy serilerine göz atalım mı? Hassas ciltler için temizleme ürünleri bulunan Puréte Thermal cildi nazikçe temizlemek için geliştirilmiş misel sular, temizleme jelleri ve köpükleri ile makyaj temizleme suları ve sütlerinden oluşuyor. Ayrıca tonik ve bir de peeling mevcut. Cildi dengelemek ve temizlemek için tonik kullanımını çok öneriyor Özge Hanım. Ayrıca, cildin yüzeyinde biriken ölü derileri atarak cildin beslenmesi ve nemsiz kalmaması için haftada bir peeling de önerileri arasında. Özellikle cilt yağlı ise, yağ nedeniyle tutulan ve atılamayan ölü hücrelerin sivilceye dönüşmemesi için peeling şart.
Yağlı cilt demişken, bu cilt özelliğine yönelik ürünler Vichy Normaderm serisinde mevcut. Bu seride de dikkati yüz temizleme jeli, peeling ve maske olarak da kullanılabilen 3'ü 1 Arada Temizleyici çekiyor.
Aqualia Thermal serisi ise cilde nem bombardımanı yapmayı hedefleyen hyaluronik asit içerikli serisi Vichy'nin. Vichy Termal Spa Suyu da içeren bu serinin gündüz kremlerinde UV koruması da bulunuyor.
Idealia serisi ise ilk kırışıklıkları hedefliyor. Göz çevresinde yağ bezesi olmadığı için kırışmanın ilk göz çevresinden başladığını biliyor muydunuz? Yani aslında yağ, cildi koruyan bir şey. Fakat fazla temizlemeye çalışınca bu sefer cilt kendini korumak için daha çok yağ üretmeye başlıyor: kısır döngü! İşte bu yüzden agresif olmayan, nazik temizleyicilere ihtiyacımız var. Idealia serisinin etken maddesi Kombucha! Asyalıların "ameliyat hariç her şeyi yapar" dedikleri bu kendi büyüyüp üreyen çay ekstresi kırışıklıklarla mücadele ediyor. Bu seride LHA denilen bir tür salisilik asit de mevcut (dolayısıyla hamilelere önerilmiyor). Ayrıca, cildi dış etkenlerden korumak için gündüz serumunda antioksidanlar da bulunuyor -çünkü aslında gece değil, gündüz dış etkenlere maruz kalıyoruz ve dolayısıyla gece ürünlerindense gündüz ürünlerine antioksidan eklemek çok daha mantıklı!
40 yaş ve üstü için önerilen Liftactiv serisi cildin elastikiyetini sağlayan elastan liflerin korunmasına ve güçlendirilmesine yönelik ürünlerden oluşuyor. Hücre yapımında rol oynayan adenosine ve retinol içerikli ürünler bulunan bu serinin en ilgi çeken ürünü binde 2 oranında retinol içeren Advanced Filler ürünü. Cildi yoğun biçimde soyan bu ürünü cilt ihtiyaçlarına ve cildin hassasiyetine göre farklı sıklıklarda kullanabiliyoruz. Normalde yalnızca geceleri, haftada 3 gün ile başlayıp arttırılarak kullanılması öneriliyor. Hassas ciltlerde ise haftada 1 kez yüze uygulayıp maske gibi 1-2 saat beklettikten sonra ciltten temizleyerek üstüne nemlendirici geçilebileceği belirtiliyor. Göz çevresi kremi de başarılı olan bu serinin bize asıl ilginç gelen ürünü ise Göz ve Kirpik Serumu! Kirpiklerin içinde de su ve yağ olduğundan bahseden Özge Hanım, rimel sürüp temizledikçe kirpiklerin bu maddeleri kaybettiğini anlattı ve bu serumla bakım yapabileceğimizi belirtti. İtiraf ediyorum, nemsiz göz çevrem için ihtiyaç dahilinde bu serumun siparişini vermiş olabilirim!
50 yaş üstü ve menopoz döneminde önerilen seri ise Neovadiol. Çok ünlü bir markanın mor kavanozlu kremini severek kullanan annemin Vichy Neovadiol serisi kremleri kullanmaya başladıktan sonra "o 'mor kavanozlu markadan' daha çok beğendim" diyerek artık elinden düşürmediğini yazarak başlamak istedim. Neovadiol serisi, hyaluronic asitten çok daha etkili proxylane isimli bir nem ajanı bulunduruyor. Bu madde, L'Oréal'e patentli. Bu serideki göz çevresi kremi dudak çevresine de kullanılıyor ve bu bölgedeki kırışıklıkları hedefliyor.
Tahmin edeceğiniz gibi, benim ilgimi -yaş itibariyle- en çok Liftactiv serisi çekti ve kendimi bir an Andie MacDowell gibi hissettim. L'Oréal'in anti-aging kremlerinin reklamlarına çıktığında çok üzülmüştüm; acaba kadıncağız kırışık kremi reklamında oynadığı için mutsuz mudur, kendini kötü hissediyor mudur, diye düşünmeden edemedim yıllarca. Şimdi anlıyorum ki, yaş aldığın için değil, kendine bakmadığın için yaşlı görünmek asıl sorun. "Yıllara meydan okuyarak" yaş almak (Age gracefully!) için de doğru zamanda, doğru ürünlerle cilde iyi bakmak çok önemli. Bu yüzden de dün Özge Hanım'a tavsiye almak için yaşımı söylediğimde ve o da bana "cildinizden hiç belli olmuyor" dediğinde, genç göründüğüm için değil, yaşımı güzel yaşıyor olduğum için çok sevindim. Ürünün içinde ne olduğunu bilmek ve o içerikleri doğru kullanmaya devam ederek yaş almak şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da hedefim olacak. Size de aynısını öneririm...
Mutlu Pazarlar!