No-Poo: Şampuana Veda!


8 Ocak 2014 Çarşamba

Ön Not: Bu yazı, yalnızca bir deneyim paylaşma ve memnun kalınan ürünleri tanıtma (zira bu blogda ben bunu yapıyorum, bana hediye de gelse, satın almış da olsam) yazısı olduğunu başlamadan hatırlatmak istedim... iyi okumalar!

---------------------------------------------------------

Sonbahar bitmeye, kış ve ayaz kendini hissettirmeye başladığından beri saçlarımın elektriklenmesinden, hacimsiz ve cansız duruşundan çok şikayetçiydim. Ne yapsam da azıcık kendine gelse, şu elektriklenmesi, cılız hali geçse diye düşünürken, çok çok sevdiğim Madam Makyaj'ın "No-Poo" yazısıyla karşılaştım! Ve tamam, dedim, nasılsa önümüzdeki bir yıl saç falan da boyatamayacağım, ben bunu denerim!

Hemen Moshos Garden'dan harika bir argan saç bakım yağı ve defne sabunu siparişi verdim. Ve ilk kez 24 Aralık'ta saçlarımı şampuandan azat ettim!


Argan yağı diye piyasada satılan bol silikonlu ürünlerden lütfen almayın. Ben Moshos Garden argan yağı ile başladım. Gerçekten çok ama çok farklı, mis gibi, 5-6 damlası bile son derece etkili, güzel bir yağ karışımı. Başka bir marka da tercih edebilirsiniz; ama içeriğinin temiz, silikonsuz ve yalnızca doğal yağlardan oluşuyor olmasına dikkat edin... aynı şekilde, defne sabununun da doğal olanı sizin işinize yarayacaktır.


İlk kez yıkarken, Madam Makyaj'ın önerilerine uydum önce: defne sabunuyla saçlarımı güzelce yıkadım ve duruladım. Saç uçlarına ve diplerine argan yağı uyguladım. Biraz bekletip bir buçuk litrelik sürahinin yarısından az fazla suyla karıştırdığım yarım bardak elma sirkesiyle saçlarıma friksiyon yaptım. Sonra da bol suyla duruladım. Saçlarımı kurutmadan önce uçlarına biraz daha argan yağı sürdüm. Saçlarım çok çok yumuşak oldu, hiç elektriklenmedi ama daha kurur kurumaz inanılmaz yağlı durdu. İki gün zor sabrettim yıkamak için. Neyse ki o arada Madam Makyaj'cığımla buluştuk, bana sirkeyi azaltmamı önerdi. 


İKinci yıkamada (ilkinden 2 gün sonra) defne sabunu ve argan yağı kısmını aynı tutup, sirkeyi "yarım litrelik pet şişenin dibine bir parmak kadar sirke, üstüne sıcak su" olacak şekilde ayarladım. Kuruturken de bir daha argan yağı sürmedim. Saçlarım yine gayet yumuşak oldu ve çok kolay tarandı. Yağlanması sanki biraz daha azdı...


Üçüncü seferde (saç yıkama periyodumu 2-3 günde bire çıkardım) yine ikinciyle aynı şekilde yıkadım saçlarımı. Saçın biraz daha alışmaya başladığını gördüm. Ama hala boyalı saç uçlarının katetmesi gereken çok yol vardı...


Dördüncü ve beşinci seferlerde de yine aynı şekilde yıkadım. Ve en son beşinci seferde saçımın artık işleme iyice alıştığını fark ettim. 


No-poo yaparken -kendi deneyimimiden yola çıkarak yazmak istediğim- önemli bir kaç nokta var:
  • Saç deriniz kuru/kepekli/sorunlu vs değilse, argan yağını saç diplerine sürmenize bence gerek yok. Uçlarına da çok çok dökmenize aynı şekilde gerek yok. Avucunuza aldığınız 5-6 damla argan yağı benim boyumdaki saçlara yeterli gelecektir. Daha fazlası yağlanmayı arttırabiliyor.
  • Yine saçlarınız çok kuru değilse ya da ince telliyse, banyodan sonra fazladan argan yağı sürmenize de gerek yok. Bu da daha yağlı görünmesine neden oluyor.
  • Yağlanmayı en çok etkileyen faktör, sirke miktarı. Sirke gereğinden fazlaysa saç daha yağlı görünüyor. Benim boyumdaki ince telli saçlar için yarım litrelik pet şişenin dibine 1 parmak veya biraz daha az sirke, üstüne sıcak su iyi bir oran. Ama kendi oranınızı biraz deneme-yanılmayla bulmanız lazım... 
  • Özel bir gün/geceden hemen önce bu değişikliği yapmanızı kesinlikle önermiyorum! Yılbaşında saçlarımı şekillendirmeye çalıştım ve olduğundan daha da yağlı göründü, ağlayacaktım! 
  • Çok işlem görmüş, yıpranmış saçların sürece alışması 1 ayı bulabilir. Aklınızda olsun.

Peki, bu eziyete katlandığımda sonuç ne oldu? 2 haftadan sonra saçlarım:
  • çok çok daha sağlıklı görünüyor,
  • cılız durmuyor, kesinlikle telleri daha kaliteli görünüyor, daha tok duruyor,
  • yün eldivenle saçımı düzeltmeye kalktığımda bile elektriklenme yaşamıyorum,
  • gayet rahat şekil alıyor,
  • üçüncü günün sonunda ancak yağlanıyor,
  • sirke kokusu kuruduktan sonra kalmıyor,
  • pırıl pırıl parlıyor! 

İyi ki Madam Makyaj o yazıyı yazmış, iyi ki uygulamaya karar vermişim. Saçlarınızda elektriklenmeden, hacimsizlikten, pullanmadan, dökülmeden şikayetçiyseniz; kısacası, saçınızdan yana dertliyseniz, şiddetle bu yöntemi öneririm!!! 







42 yorum

  1. Başakcım çok yararlı bir yazı olmuş eline sağlık, hemen denemem lazım :)

    YanıtlaSil
  2. Aylin, yararlı bulmana sevindim! Umarım sen de yararını görürsün... ama ilk başlarda dayanmak, "bu neee, çıkamam ben bu saçlarla dışarııı" deyip vazgeçmemek lazım :) Sabrın sonu selamet! Öptüm çok!

    YanıtlaSil
  3. no-poo ile ilgili madam makyajdan daha önce pembe defter de video çekmişti bence bir de ona göz atın :)

    linki : http://www.youtube.com/watch?v=z7ln2xjT5Xo

    YanıtlaSil
  4. Okuduğum en faydalı yazılardan, ilk fırsatta deneyeceğim,
    sevgilerimle

    YanıtlaSil
  5. İşyerinde video izleyemiyorum ama evde bakarım tabii ki Hazel, çok teşekkürler. Ben Madam Makyaj'ı çok sevdiğim ve yorumlarına da çok güvendiğim için başka bir yere bakmadım; doğrudan yazdığını/dediğini yaptım :))) Sevgiler!

    YanıtlaSil
  6. Sedef, yararlı bulmana çok sevindim. Benim yazıdan önce/sonra Madam Makyaj'ı okumanı da öneririm :) Sevgiler ve iyi şanslar :)

    YanıtlaSil
  7. Şahane bir yazı olmuş sirkeden nefret etmesem denerdim.:)
    Belki kullandığım şampuanım bitince bi deneme yaparım.:)

    YanıtlaSil
  8. Teşekkür ederim Melal'cim... yani nefretinin boyutunu bilemiyorum ama, sulandırınca kokusu çok yoğun olmuyor. Bir de, kurutunca koku hiç kalmıyor, onu garanti ederim :) Sevgiler!

    YanıtlaSil
  9. Müthiş sevindirici bir haber :) Ve Saçların gerçekten mükemmel gözüküyor. Böylesine mutlu bir yazı ile güne başlamak çok sevindirici... Moshos Garden olarak tüm doğal bakım dostlarını bekliyoruz ;) Sevgiler.

    YanıtlaSil
  10. Sevgili Moshos Garden, öncelikle teşekkürler -hem yazıya hem de saçlarıma yaptığınız yorum için. Ben de sonuçtan çok mutluyum! Ama sizin ürünlerden de çok memnun kaldım. Gönül rahatlığıyla kullanabiliyorum, ellerinize sağlık :) Sevgiler!!!!

    YanıtlaSil
  11. Slm başak hanımm sirkenin içine 1 limonu sıkıp deneyin hem daha hacimli hem daha parlak oluyor sirke eğer elma sirkesi ve doğalsa çok sorun olmuyor sevgiler:))

    YanıtlaSil
  12. Rahan, öneri için çok çok teşekkürler, kesinlikle bir sonraki yıkamada deneyeceğim :) Sevgiler!!!

    YanıtlaSil
  13. bu konuyu uzun süredir araştırıyorum ama bir türlü cesaret edemedim zaten çok yağlı saç diplerim alışma sürecinde sürekli kafama yapışık saçlarla gezmekten korktuğumdan bir türlü cesaret edemiyorum

    YanıtlaSil
  14. Begüm, bence saçın aşırı yağlanmasının nedeni fazla sert temizleyiciler (hatta bu bence değil sadece, çoğu dermatolog nedeninin bu olduğunu söylüyor). Dolayısıyla, bence saça zarar vermeyen, kimyasal olmayan yöntemlerle saç temizlemeye başladığında saç diplerinin de kendi yağ dengesini bulacağını düşünüyorum.

    Bu yöntemde saçın ilk başlarda yağlı görünmesinin nedeni saçın kendi yağ dengesini bulmaya çalışmasıyla birlikte argan-sirke oranlarının her saça göre optimumunun farklı olması. Dolayısıyla, arganı yalnızca saç uçlarına az az sürerek, saç diplerine getirmeyerek ve sirkeyi de az az kullanarak aşırı yağlanmanın önüne geçebilirsin. Saçın işlem görme durumuna göre 2-4 haftada bence güzel bir yere varabilir saçların ve saç derin :) Sevgiler!

    YanıtlaSil
  15. Yağlı saçlara sahibim ve denemekten korkuyorum. İş yerinde yağlı kafayla gezmek hiç hoş olmaz ://

    YanıtlaSil
  16. Sena'cım, bir üste yazdığım yoruma bakabilirsin :) Öperim çook!!!

    YanıtlaSil
  17. Başakçığım kalemine sağlık. Ayrıca benim hakkımda yazdığın güzel sözler için ne kadar mutlu oldum bilemezsin, teşekkür ederim :) Saçların kesinlikle harika görünüyor ve ben saçının doğal rengine bayıldım. Mutlu ve doğal saç trendine devam diyoruz! Sevgiler, öpücükler

    YanıtlaSil
  18. Sevgili Madam Makyaj'cığım, asıl ben teşekkür ederim güzel sözlerine! Çok seviyorum arkadaşlığını, iyi ki yakın çalışıyoruz da ara sıra görüşebiliyoruz :)

    Saçlar gerçekten iyi bir hale geldi -ki sen ilk versiyonu canlı canlı görmüştün :))) Ya kendi rengini ben de seviyorum, ama insan arada bir ışıltı, bir pırıltı istiyor :D Ama daha hamilelik artı emzirme süresince, yani yaklaşık 1,5 sene falan en az boyatmayacağımdan, doya doya kendi rengini yaşayabilirim :P En azından diplerde :D

    Yeniden seni kocaman kocaman öpüyorum! Bir uygun zamanında yeniden buluşalım, özledim!!!

    Sevgiler!!!

    YanıtlaSil
  19. Başakcım merhaba bende bir blog açtım bloğuma beklerim sevgiler

    YanıtlaSil
  20. Hayırlı olsun Kozmetik Sihiri, bakıyorum hemen, sevgiler!

    YanıtlaSil
  21. Şu an kalkıp banyoya gidesim var. Katranlı zeytinyağı sabunumla deneyesim var. Hatta evde balsamik sirke var onunla çok saçma olur di mi?
    Ay yemek tarifi görüp, canının istemesi gibi bir şey oldu bu. Gaza geldim! :)

    YanıtlaSil
  22. Hahahaha, Seçil koptum :))))) Balsamik sirkeyi hiç deneme derim ben, aman diyeyim :))) Madam Mkayaj'ın yazısını okuduğum an ben de bu işi uygulamaya karar vermiştim. Seni çok iyi anlıyorum yani. yine de, şartların olgunlaşmasını bekle derim (malzemeler açısından) :) Sevgiler ve bol şans :)

    YanıtlaSil
  23. ya ben de bu işe senin gibi aynı motivasyonla nasılsa saçımı boyatmayacağım diyerek başladım ama saçlarım o kadar yağlı o kadar yağlı görünüyodu ki mecburen yıkadım hemen arkasından. bu arada ben argan yağı ve sirke kullanmadım.
    bir de yaklaşık 3 sene önce saçlarım uzunken denemiştim 1 ay boyunca yağlı kafayala gezdim kafam hiç arınmadı :( belki bu şekilde de biraz daha saçlarım uzayınca denerim en azından toplayınca daha az pis görünüyor :D

    YanıtlaSil
  24. Aaa, çok ilginç Seher'cim ya.. bak şimdi okurken, sirkenin içine konan limonun yağlanmayı dengelediğini okudum. Hani bir daha başlarsan öyle deneyebilirsin belki? Sanırım saçları ve saç derisi kuru olanlar bu bakımdan daha şanslı.

    Öpüyorum çok!!!

    YanıtlaSil
  25. No poo yöntemi niye bu kadar argan yağıyla özdeştirilmiş bizim Türk bloglarda? Tabii isteyen kullanır da sanki asıl olayı argan yağı gibi gösteriliyor. Halbuki amaç sadece şampuan dışı ürünler kullanmak değil mi? Özellikle Madam makyaj'ın yazısını okuyunca x markasının argan yağı reklamı sandım ilk başta. İzleyicileri yanıltıcı bir yöntem. Yine burada kötü ben olacağım ama en ünlü yabancı "doğal yaşam" bloglarında dönen 40 yıllık no poo yöntemini bizimkiler neden böyle döndürürüp döndürüp sponsorlu yapmış kusura bakmazsanız sinirlenmeden edemiyorum. Sırf bu yüzden milletçe bilinçlenemiyoruz çünkü kimse çıkarı olmadan blog bile yazmıyor, bilgilendirici iki kelam etmeye tenezzül bile etmiyor. Türkçe kozmetik blog okuyucusu bu konuda epey eksikken özellikle. Daha küçük ünsüz bloglar daha serbest yazıyor ama onların hitap ettiği kitle belli. Bu böyle devam edip blogları ticarete döndürürsek hiçbir yere gelemeyeceğiz. Kimsenin bloguna ne koyduğuna karışamam elbet ama her şeyin bir adabı var. Bu kadar da hafife alınmasın okuyucular.

    Sözüm meclisten dışarı bu arada, umarım kırmamışımdır kimseyi.

    YanıtlaSil
  26. O zaman sırayla yazayım sevgili Cyborg ve kendimi savunayım (çünkü savunma ihtiyacı hissettim):

    - Madam Makyaj'ın yazısını okuduğumda, kendisiyle tanışıklığımız sanal alemle sınırlı olmadığından, hiç daha fazla araştırma ihtiyacı duymadım ve onun güvendiği ürünleri denemeyi tercih ettim. Hiç de reklam gibi gelmedi.

    - Neden argan yağı kullandığıma gelince, bu yöntemi uygulamanın binbir çeşit yolu olduğunu daha önceden de bildiğim halde, saçımı bu tür bir yağ karışımıyla besleme fikri hoşuma gitti. İstemeyen kullanmaz, ama benim saçlarım kuru ve işlem görmüş, iyi olur diye düşündüm.

    - Aldığım firmayı tanıtma kısmında, piyasada içi silikon dolu olup argan yağı taklidi yapan bin tane ürün varken, benim deneyip memnun kaldığım iyi bir ürünü okuyanlara tavsiye etmeyi sakıncalı değil, blogun görevi olarak görüyorum.

    - Bu arada, burada bahsedilen bütün ürünleri kendim aldım, zaten basın ürünü olursa bunu da belirtiyorum. Şimdiye kadar bu ayrımı yapmadığım yazım olmadı. Kaldı ki, hiçbir çıkar beklentisiyle de yazmadım hiçbir yazımı; hatta bu firmadan da daha bugün oldukça yüklü ve tamamını kendi ödediğim bir alışveriş daha yaptım. Beklentim olsa, boşuna paramı harcamazdım sanırım...

    - Doğal yaşam blogu değilim, olma çabam da yok. Elimden geldiğince temiz içerikli bakım ürünleri kullanmaya ve deneyimlerimi paylaşmaya çalışıyorum. Bunun anlaşılmış olduğunu umuyorum. Anlaşılmadıysa sorunu kendimde ararım.

    - Hiçbir zaman kimseyi kandırmaya ya da hafife almaya çalışmadım. Bu konudaki samimiyetimi de buradan yansıttığıma kesinlikle inanıyorum. Büyük/küçük blog konusunda da böyle bir ayrım olduğunu düşünmüyorum; kişiler bazında vardır böyle bir ayrım olsa olsa.

    - "Kimse çıkarı olmadan blog bile yazmıyor" cümlesi epey demotive edici olmuş. Böyle hissedildiğine gerçekten üzüldüm. Ama yine de hatayı kendimde ararım... demek ki ben de böyle bir his vermişim. Ya da kurunun yanında yaş da yanmış. Bilemedim...

    Sinirlenme nedenini de çok iyi anlamakla birlikte, bu yazının yalnızca bir deneyim paylaşma ve memnun kalınan ürünleri tanıtma (zira bu blogda ben bunu yapıyorum, bana hediye de gelse, satın almış da olsam) yazısı olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Hatta bu notu da yazının başına yazayım... demek ki yeterince net ifade edememişim.

    Sevgiler, Başak

    YanıtlaSil
  27. Fazlasıyla yararlı ve benim için cesaretlendirici bir yazı olmuş. Evde koca bir kalıp el yapımı zeytinyağı ve defne sabunu vardı. Kullanıp kullanmamakta kararsızdım. Kaldı ki evdeki herkes kullanıyor imreniyorum saçlarına. En kısa zamanda saç bakımımı değiştirip elektriklenme ve tiftik görüntüsünü toparlayayım.
    Çook teşekkürler canım emeğine sağlık :)

    YanıtlaSil
  28. Gonca'cım, umarım sen de sonuçtan çok memnun kalırsın!!! Beni de haberdar et lütfen :) Sevgiler!!!

    YanıtlaSil
  29. Başak, yazının sonunda sözümün meclisten dışarı olduğunu belirtmiştim. Eğer senin paylaşımlarını faydalı bulmuyor olsam takiplemezdim, haliyle herhangi bir yorum da yazmıyor olurdum. Ben sadece linki verdiğin blog yazısı ve "benzerlerinden" bahsediyorum. Hatam sadece seni ya da link verdiğin blogu hedef alıyor gibi konuşmak olmuş, Madam Makyaj'ı takiplemediğim ya da tanımadığım için güvenilirliğini bilemem ama negatif bir yorum yapmam da doğru olmaz tabii ki. Dedikodu olarak yansımasın, amacım bu değil. Ben yazıda gördüğümü eleştirdim sadece ve genel olarak ünlü Türkçe blogların bu tarz sorunları olduğunu söylemeye çalışıyorum. Amacım ses çıkarmak; demotive etmek değil, ki dediğim gibi belli bir kişiyi hedef almıyorum. Almak da istemem, gerginlik çıksın istemem. Eğer senle ilgili olmayan yorumun burada durması gereksiz diyorsan sen de haklısın, silebilirsin. Hatta sil lütfen, yanlış anlaşılmaya çok müsait.

    Bu arada yazıyı okurken içimden geçenleri de dile getireyim, çok ayrıntılı ve emek verilmiş bir post olmuş, teşekkürler.

    YanıtlaSil
  30. Başak yaa bana biraz gaz versene bende yapayım çok korkuyorum mahvedicem saçlarımı yanlış yapıcam diye, acayip tedirgin oluyorum yaaa :/ :((

    YanıtlaSil
  31. Sevgili Cyborg,

    Yazının sonunu da okudum; ama "o zaman neden Madam Makyaj'a bu yorumu yazmamış, demek ki bende de hata var" diye düşündüm. Öyle olmadığını belirtmişsin şimdi. Teşekkürler açıklama için. Ama her ne kadar sende o hissi bırakmış olsa da, Madam Makyaj'ın da öyle bir amaçla o yazıyı yazmadığına tüm kalbimle inanıyorum.

    Yorumunun durmasında sakınca yok. Hatta belki diğer no-poo yöntemlerini araştırmaya teşvik edebilir yorumları da okuyanları, ki benim yazımda eksik olan şeylerden biri bu. Gerginlik çıkarması muhtemel yorumları da burada yayınlamayı zaten düşünmüyordum/düşünmüyorum. Dediğim gibi, benim blog yazımın altında olunca, ben de üstüme alındım. Her yorumdan kendime bir pay çıkarıyorum. Çünkü her zaman kendimizi en doğru şekilde anlatamıyor, yansıtamıyor olabiliriz. Ve yorumlara yanıt vermeyi, kendimi daha iyi anlatabilmek adına da önemsiyorum. Ama evet, sana verdiğim yanıt, bir parça alınganlık da içermiyor değildi. Minicik de olsa, haksızlık olduğunu düşündüm. Ama sanırım, karşılıklı olarak birbirimizi anladık.

    Yazımla ilgili yorumuna da teşekkür ediyorum. Umarım birbirimizi takibe ve yapıcı olarak eleştirmeye devam ederiz.

    Sevgiler, Başak

    YanıtlaSil
  32. Birbirimizi anlamamıza sevindim o halde. Madam Makyaj hakkında da negatif bir şey söylemiş gibi oldum ama arkadan konuşmak bana ters ve zaten ayıp bir şey. Kendisini "kişisel" eleştirecek olsam tabii ki bloguna yazardım. Ama burada küçük bir örnekten (ki kendisini yanlış anlamış da olabilirim dediğin gibi) genel bir eleştiri yapmak istedim sadece, biraz sohbet havasında. Zaten her yerde şikayet ediyorum (mızmızlanıyorum diyelim), kendi blogum, twitter vs dahil:) Lütfen yanlış anlaşılmasın, ne sen ne de Madam Makyaj hakkında tek bir kötü söz söylemek istemem.

    Yapıcı eleştirilerin bizlere katkısı büyük hiç şüphesiz ama zaten samimi ve güvenilir çizginden çıkmayacağına eminim. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  33. Bende başladım! Daha 1. haftadayım ama olsun.. Umarım iyi sonuçlar alırım.. Benim ki senden daha farklı ama.. Sabunsuz ve argan yağsız. Sabun yeni karbonat kullanmayı tercih ettim, sabunla saç derim pek iyi anlaşamıyorlar çünkü.. Yaşasın no-poo bu arada! :)

    YanıtlaSil
  34. No Poo hep yapsam mı diye düşündüğüm ama bir türlü cesaret edemediğim bir yöntem. Ben karbonatla denemeyi düşünüyordum :)Ama hem okula gittiğimden ilk zamanlar nasıl olur diye korktum, hem de yıpranmış saçlarım daha kötü olursa diye düşündüm ve denemedim.
    Yazın çok güzel ve faydalı olmuş :) Gördüğümde hemen okumak istedim yazını çünkü senin söylediklerine çok güveniyorum. Bir şeyden memnunsan o şeyi genelde ben de beğeniyorum denediğimde. O yüzden bu deneyimi senin anlatman beni teşvik etti :)
    Sanırım uzun süre dışarı çıkmayacağım bir zaman deneyeceğim ilk şey olacak.

    Ellerine sağlık, deneyimini bizimle paylaştığın için teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  35. Sevgili Cyborg, çok teşekkürler yeniden açıkladığın için. Ben de kimsenin kırılmasını, üzülmesini istemem çünkü. Seni de severek okuduğumdan, yanlış anlaşılmanı da istemem.

    Güzel sözlerin için de yeniden teşekkürler. O hissi verebildiğime çok sevindim! Sevgilerimle, Başak

    YanıtlaSil
  36. Fatma'cım, harika!!! Sen de bizimle karbonat deneyimini paylaş lütfen!! Hatta bu yazının altına bulabildiğim bütün yazıların linklerini eklemeyi düşünüyorum ki farklı deneyimleri de görelim. Karbonat işine vakit ayıramayıp vazgeçmekten korktum doğrusu. Sabun-argan- sirke daha kolay geldi!

    Ve evet, yaşasın no-poo!!!! Öperim :)

    YanıtlaSil
  37. Alice Merhaba :)

    Sanırım bu yöntemde en az korkulacak şey yıpranmış saçların daha kötü görünmesi -genelde saçlar bir miktar yağlandığından yıpranmış görünüm hafifliyor. Ve en çok korkulacak şey de yağlanmanın derecesi. Ben işe ara vermediğim halde bir cesaret denedim. Gerçi hiçbir zaman çoook kötü olmadı; bellki de bir yıla yakın zamandır sülfatsız ve mümkün olduğu kadar doğal içerikli şampuan kullanıyor olmamın etkisi vardır.

    Umarım denediğin zaman (ister karbonatla, ister sabunla) güzel sonuçlar alırsın! Güzel sözlerin için de ayrıca teşekkür ederim! Sevgilerimle!!! Başak :)

    YanıtlaSil
  38. Ben şimdi okudum yorumları. Benim için problem yok, kendim hakkında çok rahatım. Başakcığım senin yorum forumunu kullanmak zorunda kaldım ama kusura bakmazsın herhalde. Satın alıyorum, kullanıyorum, beğendiklerimi yazıyorum. Çok beğendiklerimi daha çok yazıyorum. Hepsi bu. Beğenmediklerimi yazmıyorum; zira olumsuz yorumlar dikkatli yapılmazsa Türk Ticaret Kanunu çerçevesinde haksız rekabet hükümlerinin ihlal edilmesine sebebiyet verebilir, dava yoluna giden tatsız durumlar ortaya çıkabilir. Ama genelde ince eleyip sık dokuduğum ve çok alışveriş yapmadığım için beğenmediğim bir ürün olmuyor. No-Poo ile ilgili yazım dikkatli okunursa benden önce bu işi yapanlara atıfta bulunduğum da görülür. Neticede Amerika'yı yeniden keşfetmedim :)
    Sadece saçlarım gerçekten çok kötüyken üniversitedeki haline döndü ve bu beni fazlasıyla mutlu etti. Yazıya bu heyecanım fazlasıyla yansımış olabilir. Cyborg belki blogumu biraz daha karıştırırsa önyargıları kırılır diye düşünüyorum. Her ikinize de sevgilerimi yolluyorum.

    YanıtlaSil
  39. kıvırcık ve kuru saclara da uygun mu sizce bu yontem?

    YanıtlaSil
  40. Ozibuzi, bence kuru saçlara çok uygun, çünkü bir miktar yağlanma yapıyor başlarda. Ama sonra saçın kuruluğunu alıp yağ dengesini de düzenliyor. Ofiste saçları kıvırcık olan bir arkadaşım da sabun kullanıyor; ama sanırım saç kremi de sürüyor. Bence sirke ve biraz yağ dolaşma sorununu da çözecektir.

    Sevgiler :) Başak

    YanıtlaSil
  41. ben hiç sirkesiz devam ediyorum ama saçlarım çok matlaştı :(

    YanıtlaSil
  42. Burcu'cum, sirke hem yumuşaklık veriyor hem de parlatıyor. İstersen bir dene, ben hiç matlaşma sorunu yaşamadım...

    YanıtlaSil

"Yapıcı" olduğu sürece her türlü eleştiriye açığım. Yalnızca beğeninizi ifade etmek zorunda değilsiniz pek tabii; ama, yazar(lar)ı ya da yorumcuları kıracak, incitecek tarzda yorumlar yazmaktan kaçınmanızı rica ediyorum. Teşekkürler.

© L'Arc-en-ciel
Maira Gall
L'Arc-en-ciel - ©

Blog Tasarımı

Bu sitede yayınlanan yazılar ve resimlerin izinsiz kullanılması
5846 sayılı fikir ve sanat eserleri yasasına aykırıdır.